Ana içeriğe atla

DEN HOLDİNG'DE, DEVLET RES GELİRLERİNE EL KOYDU

Türkiye’nin ilk rüzgar santrali Alaçatı RES’in devlete devir tarihi yaklaşıyor ancak işletmeci şirket yükümlülüklerini yerine getiremedi. Bunun üzerine tesislerin satış gelirlerine Enerji Bakanlığı temlik koydurdu.

Alaçatı RES’in (ARES) ile ilgili görsel sonucu

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Türkiye’nin ilk rüzgar enerji santrali (RES) unvanına sahip Alaçatı RES’in (ARES) elektrik satış gelirlerine el koydu.
Türkiye’nin ilk rüzgar santrali unvanına sahip İzmir Çeşme’deki Alaçatı Rüzgar Santrali’nin lisans süresi yaklaşık 18 ay sonra bitiyor. 1998 yılında faaliyete geçen santral, 20 yıllık lisans süresinin dolacağı 2018 sonlarında devlet tarafından devralınacak.
Türbinlerin çoğu çalışmıyor
Ancak devir tarihine bir buçuk yıl kalan santral, 19.8 milyon kilovatsaatlik (kWh) yıllık üretim potansiyelinin çok altında bir verimle çalışıyor. 600’er MW’lik 12 türbinden (toplam kurulu güç 7.2 MW) oluşan santralde şu anda bu türbinlerden sadece dördü dönüyor, yani elektrik üretiyor.
Devlete çalışır vaziyette devredilecek
Enerji Günlüğü’nün edindiği bilgilere göre, ARES’in çok düşük kapasiteyle çalışır hale gelmesinin arkasında, işletmeci şirketin, yani Mazhar Zorlu Holding iştiraki Güçbirliği Holding’in santralin devlete devri öncesi yükümlülüklerini yerine getirmemesi yatıyor.
İşletmeci şirket ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı arasında 20 yıl önce imzalanmış sözleşmeye göre tesislerin devlete işler vaziyette devredilmesi gerekiyor. Bu çerçevede, işletmeci şirketin her yıl elektrik tarife gelirlerinden 50 bin dolarlık bir tutarı, Bakanlık ile birlikte belirlenecek bir banka hesabında tutması gerekiyordu.
Ancak santralin devir öncesi bakım onarım işlemleri için kullanılmak üzere tutulacak ve miktarı yaklaşık 1 milyon doları bulan bu kaynağın işletmeci tarafından ayrılmadığı ortaya çıktı. Bunun üzerine Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından şirketin elektrik satış gelirlerine temlik koyuldu.
Bakım onarım fonu tehlikede
Enerji Bakanlığı’nın gelirlerine el koymasından sonra türbinlerin birer ikişer devre dışı kalmaya başlaması, tesislerin gelirlerini de düşürdü. Bu yüzden santralin devlet tarafından çalışır vaziyette devralınması riske girdi. Çünkü devir öncesi bakım onarım harcamaları için kullanılacak 1 milyon dolarlık kaynağın, sadece dört türbinin üreteceği elektrikten elde edilecek gelirle karşılanması imkansız kabul ediliyor.
Hatta, çalışan dört türbinin de, ortaya çıkacak bakım onarım harcamaları karşılanamayacağı için devre dışı kalabileceğinden endişe ediliyor.
Ortaklara yıllardır temettü ödenmiyor
ARES’i işleten şirketin kontrolü Mazhar Zorlu Holding’te. Güçbirliği Holding dışındaki hissedarları, 2008 yılından bu yana şirketten temettü alamıyor. Enerji Günlüğü, santralin ortaklarından Metin Atamer’in, 2008 yılında şirketin doğru yönetilmediğine ve ortaklara temettü ödenmediğine ilişkin ifadeler de içeren bir şikayet dilekçesine ulaştı. Bu başvuruya rağmen, o tarihten itibaren şirket hissedarlarına herhangi bir kâr payı dağıtılmadığı da anlaşıldı.
Personel çıkarıldı, bakım onarım durdu
Bakanlığın elektrik satış gelirlerine el koyması üzerine ARES’in işletmecisi Güçbirliği Holding, tesislerdeki personel sayısını azalttı. Aynı zamanda bakım onarım işlerine de harcama yapmayı bıraktı. Bu yüzden rüzgar santralindeki aktif türbin sayısı giderek azaldı. Üç ay öncesine kadar kanadı kırık olan biri dışındaki tüm türbinlerin elektrik ürettiği ARES’te şu anda dönen türbin sayısı sadece dört.
Mehmet Kara/Dünya

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

HOTİÇ'E "ESAS" ŞOK!

Ortaklık için Hotiç’le masaya oturan Esas Holding, görüşmeleri sonlandırdı. Kararın alınmasında marka performansındaki zayıflığın etkili olduğu belirtildi. Pe­ra­kende­de bir ortak­lık gö­rüş­me­si da­ha ay­rı­lık­la so­nuç­lan­dı. Bu yıl ba­şın­da Tür­ki­ye­’nin en bü­yük ayak­ka­bı mar­ka­la­rın­dan Ho­ti­ç’­e Esas Hol­ding ta­lip ol­muş ve or­tak­lık gö­rüş­me­le­ri baş­la­mış­tı. Geç­ti­ği­miz gün­ler­de, iki ta­raf da şart­lar üze­rin­de uz­la­şa­ma­ya­rak or­tak­lık­tan vaz­geç­ti. Uzun sü­ren gö­rüş­me­le­rin tı­kan­ma­sıy­la il­gi­li pe­ra­ken­de ko­ri­dor­la­rın­da fark­lı se­nar­yo­lar ko­nu­şu­lu­yor. İl­ki, Esa­s Holding’in mar­ka­nın per­for­man­sı­nı be­ğen­me­me­si. İkin­ci­si ise Ho­ti­ç’­in şir­ke­tin ta­ma­mı­nın ve­ya ço­ğun­lu­ğu­nun sa­tın alın­ma­sı­na ya­naş­ma­ma­sı. Fark­lı de­ğer­ler Her iki şir­ke­te de ya­kın isim­le­re, or­tak­lık­tan vaz­ge­çil­me­si­nin ne­de­ni­ni sor­dum. Şir­ke­tin de­ğe­riy­le il­gi­li iki ta­ra­fın çok fark­lı ra­kam­lar üze­rin­de...

ESAS HOLDİNG YÖNETİM KURULU ÜYESİ ADANALI ERHAN KAMIŞLI İSTANBUL'DA YER ARIYOR..

1964 doğumlu olan Erhan Kamışlı, Şevket Sabancı’nın kızı Emine Sabancı Kamışlı’nın eşi. Çiftin 2 oğlu var. Erhan Kamışlı tam bir golf tutkunu, ‘ailesi ve golf tutkusu’ hayatının vazgeçilmezleri.. Hastane konusunda Anadolu’ya ağırlık verdiklerini söyleyen Esas Holding Yönetim Kurulu Üyesi Erhan Kamışlı, “Sağlıkta en iyi ve etik olanı yapmalısınız. Ekonomik anlamda bu yüzden işimiz zor. Biz uzun vadeli düşünüyoruz. Anadolu’da 7 hastanemizle hizmet veriyoruz. İstanbul’da yokuz ama arayış içindeyiz. Toplam 550 yatağımız var. Bu yıl 1 milyon hasta bakacağız Anadolu’da. Geçen sene bu sayı 850 bindi” dedi. Erhan Kamışlı Esas Holding Yönetim Kurulu üyesi. Pegasus, Electro World, Medline, AFM sinemaları gibi markalarıyla havacılık sektöründen sağlık sektörü ve gayrimenkule farklı alanlarda yatırımları olan Esas Holding’te sağlık alanın sorumluluğu Erhan Kamışlı’da.  Grubun sağlık ve gayrimenkul yatırımlarıyla ilgilenen Erhan Kamışlı’yla Esas Holding’in Kavacık’taki merkezinde buluşt...

EFSANE MARKA TIFFANY&TOMATO 'YU KİM SATIN ALDI?

Tiffany&Tomato 1990’lı yılların efsane markasıydı. Sedat Onur’a ait olan markanın mağaza sayısı 400’ü geçmişti. 1997 yılında zora girdi ve 35 milyon dolar borçla iflas etti. O marka geri dönüyor... Tiffany&Tomato 1990’lı yılların efsane markasıydı. Sedat Onur’a ait olan markanın mağaza sayısı 400’ü geçmişti. Bu önemli marka 1997 yılında zora girdi ve 35 milyon dolar borçla iflas etti. 1998’de ise Tiffany ve Tomato isimleri icradan ayrı ayrı satıldı. Tiffany ismini Modateks, Tomato adını da Juior Tekstil satın aldı. Tiffany ismi ise 2012’de Batik Örme’ye geçti. Batik Örme, Tiffany ismiyle mağazalar açarak markayı büyütmeye başlamıştı. Geçtiğimiz hafta yolumuz Maltepe CarrefourSA’daki Tiffany mağazasına düştü. Mağazanın ismi ve tabelasının değişmiş olduğunu gördük. Tıpkı efsane olduğu dönemlerdeki gibi Tiffany&Tomato olmuş. Batik Örme’nin sahiplerini aradık ancak ulaşamadık.  Duyduğumuza göre firma, Tomato’nun da isim hakkını satın almış. Peki, Batik Örme ne zamandır ...