Ana içeriğe atla

İTHALATÇI OLSAM DA FAİZ DÜŞMELİ

Eren Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Eren, "İthalatçıyım. Faiz inerse kur yükselir ama zararıma olsa da bunu destekliyorum" dedi.

Eren Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Eren, "İthalatçıyım. Faiz inerse kur yükselir ama zararıma olsa da bunu destekliyorum" dedi

Merkez Bankası'nın faizleri yüksek tutmasına iş dünyasından da tepkiler gelmeye devam ediyor. Türkiye ekonomisinin iç tüketime dayalı olduğunu ve dış ticaret açığı bulunduğunu belirten Eren Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Eren, "Ben ithalatçıyım ama şu an kuru düşük buluyorum. Seviye benim için iyi olsa da ülke ekonomisine yaramıyor. Benim zararıma olsa da, faiz oranları düşürülerek kurdaki artışa göz yumulmalı. Bu sayede üretim ve ihracat artacak, dış ticaret açığı düşecektir" dedi. 

KAYIT DIŞI AZALIYOR 

Maliye Hesap Uzmanları Vakfı Başkanı da olan Eren, 'Çağdaş Vergi Sistemi ve Denetim' isimli panelde soruları yanıtladı. Son yıllarda kayıt dışı ekonominin azaldığını, bunda da vergi oranlarının düşürülmesinin etkili olduğunu ifade etti.

Eren, "AB oranlarını yakalayamadık ama düşüş olumlu. Kayıt dışı oranı üç yılda yüzde 28.3'ten 26.5'e geriledi. Rehavete kapılmadan mücadeleye devam edilmeli" diye konuştu. Eren, Maliye Bakanlığı'nın denetim birimlerinin tek çatı altına alınmasının etkileriyle ilgili olarak da, "Bunun olumlu veya olumsuz etkilerini süreç içinde göreceğiz" dedi. 

MERKEZ BANKASI'NA AKADEMİSYEN ELEŞTİRİSİ

Merkez Bankası tartışmasına akademisyenler de katıldı. İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Teknoloji ve Sanayi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Sefer Şener, "Siyasiler gibi bürokratlar da hesap vermeli. Türkiye'de yüksek faiz çözüm olsaydı 1994 ve 2001 krizleri yaşanmamış olurdu" dedi.

İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Bankacılık Araştırma Müdürü Yrd. Doç. Dr. Kadir Tuna da Merkez Bankası Kanunu'nda hesap verebilirlik kısmının eksik kaldığını savundu.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

HOTİÇ'E "ESAS" ŞOK!

Ortaklık için Hotiç’le masaya oturan Esas Holding, görüşmeleri sonlandırdı. Kararın alınmasında marka performansındaki zayıflığın etkili olduğu belirtildi. Pe­ra­kende­de bir ortak­lık gö­rüş­me­si da­ha ay­rı­lık­la so­nuç­lan­dı. Bu yıl ba­şın­da Tür­ki­ye­’nin en bü­yük ayak­ka­bı mar­ka­la­rın­dan Ho­ti­ç’­e Esas Hol­ding ta­lip ol­muş ve or­tak­lık gö­rüş­me­le­ri baş­la­mış­tı. Geç­ti­ği­miz gün­ler­de, iki ta­raf da şart­lar üze­rin­de uz­la­şa­ma­ya­rak or­tak­lık­tan vaz­geç­ti. Uzun sü­ren gö­rüş­me­le­rin tı­kan­ma­sıy­la il­gi­li pe­ra­ken­de ko­ri­dor­la­rın­da fark­lı se­nar­yo­lar ko­nu­şu­lu­yor. İl­ki, Esa­s Holding’in mar­ka­nın per­for­man­sı­nı be­ğen­me­me­si. İkin­ci­si ise Ho­ti­ç’­in şir­ke­tin ta­ma­mı­nın ve­ya ço­ğun­lu­ğu­nun sa­tın alın­ma­sı­na ya­naş­ma­ma­sı. Fark­lı de­ğer­ler Her iki şir­ke­te de ya­kın isim­le­re, or­tak­lık­tan vaz­ge­çil­me­si­nin ne­de­ni­ni sor­dum. Şir­ke­tin de­ğe­riy­le il­gi­li iki ta­ra­fın çok fark­lı ra­kam­lar üze­rin­de...

ESAS HOLDİNG YÖNETİM KURULU ÜYESİ ADANALI ERHAN KAMIŞLI İSTANBUL'DA YER ARIYOR..

1964 doğumlu olan Erhan Kamışlı, Şevket Sabancı’nın kızı Emine Sabancı Kamışlı’nın eşi. Çiftin 2 oğlu var. Erhan Kamışlı tam bir golf tutkunu, ‘ailesi ve golf tutkusu’ hayatının vazgeçilmezleri.. Hastane konusunda Anadolu’ya ağırlık verdiklerini söyleyen Esas Holding Yönetim Kurulu Üyesi Erhan Kamışlı, “Sağlıkta en iyi ve etik olanı yapmalısınız. Ekonomik anlamda bu yüzden işimiz zor. Biz uzun vadeli düşünüyoruz. Anadolu’da 7 hastanemizle hizmet veriyoruz. İstanbul’da yokuz ama arayış içindeyiz. Toplam 550 yatağımız var. Bu yıl 1 milyon hasta bakacağız Anadolu’da. Geçen sene bu sayı 850 bindi” dedi. Erhan Kamışlı Esas Holding Yönetim Kurulu üyesi. Pegasus, Electro World, Medline, AFM sinemaları gibi markalarıyla havacılık sektöründen sağlık sektörü ve gayrimenkule farklı alanlarda yatırımları olan Esas Holding’te sağlık alanın sorumluluğu Erhan Kamışlı’da.  Grubun sağlık ve gayrimenkul yatırımlarıyla ilgilenen Erhan Kamışlı’yla Esas Holding’in Kavacık’taki merkezinde buluşt...

EFSANE MARKA TIFFANY&TOMATO 'YU KİM SATIN ALDI?

Tiffany&Tomato 1990’lı yılların efsane markasıydı. Sedat Onur’a ait olan markanın mağaza sayısı 400’ü geçmişti. 1997 yılında zora girdi ve 35 milyon dolar borçla iflas etti. O marka geri dönüyor... Tiffany&Tomato 1990’lı yılların efsane markasıydı. Sedat Onur’a ait olan markanın mağaza sayısı 400’ü geçmişti. Bu önemli marka 1997 yılında zora girdi ve 35 milyon dolar borçla iflas etti. 1998’de ise Tiffany ve Tomato isimleri icradan ayrı ayrı satıldı. Tiffany ismini Modateks, Tomato adını da Juior Tekstil satın aldı. Tiffany ismi ise 2012’de Batik Örme’ye geçti. Batik Örme, Tiffany ismiyle mağazalar açarak markayı büyütmeye başlamıştı. Geçtiğimiz hafta yolumuz Maltepe CarrefourSA’daki Tiffany mağazasına düştü. Mağazanın ismi ve tabelasının değişmiş olduğunu gördük. Tıpkı efsane olduğu dönemlerdeki gibi Tiffany&Tomato olmuş. Batik Örme’nin sahiplerini aradık ancak ulaşamadık.  Duyduğumuza göre firma, Tomato’nun da isim hakkını satın almış. Peki, Batik Örme ne zamandır ...