Ana içeriğe atla

5 MİLYAR DOLARLIK PAZARA TALEP HER GEÇEN GÜN ARTIYOR

Karidese yönelik talep her geçen gün artıyor. Bir zamanlar sosyete yiyeceği olarak bilinen karides artık mahalle balıkçılarında bile satılıyor...

Karidese yönelik talep her geçen gün artıyor. Bir zamanlar sosyete yiyeceği olarak bilinen karides artık mahalle balıkçılarında bile satılıyor. Balık tezgahlarında 10 ile 100 TL arasında her keseye uygun karides bulmak mümkün... 

BALIK sofralarının vazgeçilmez mezesi karides Türkiye’de çok sevildi. Artık meze olmaktan çıktı ve ana yemek olarak tüketilir oldu. Balıkçı tezgahlarında da satılıyor, marketlerin donmuş gıda raflarında da. 

Karides Türkiye’de kültür olarak yetiştirilmiyor. Geçmişte bu yönde denemeler yapılsa da üretimi tek döneme sıkıştığı için ekonomik olmadı. Ancak Marmara, Ege ve Akdeniz’de karides bulunuyor. Balık sezonunda avlanıyor. Avcılığı yapılan karides miktarı yaklaşık olarak 3 bin 200 ton düzeyinde. Değişik boy ve türlerde yapılan ithalat ise bin 200 ton seviyesinde. Türkiye bu rakamlarla dünya karides üretiminde çok gerilerde.

5 MİLYAR DOLARLIK PAZAR

Karides Türkiye’de pek yetişmese de dünya su ürünleri ticaretinde yüzde 20’ye yakın pay alıyor. Üretimde Hindistan, Çin, ABD, Endonezya ve Tayland ilk beş sırayı oluşturuyor. Karides konserve üretiminde ise Tayland 25-30 bin tonluk üretimiyle dünya piyasasının yüzde 70-75’lik kısmını sağlıyor. Dünya karides üretimi 2 milyon ton civarında.

Dondurulmuş karides üretimi ise 500 bin ton seviyesinde. Salamura yapılmış miktar ise 50 bin ton.

Son 20 yıldır karides kültüründe çok hızlı bir gelişme sağlanmış. Bu yolla yılda 350-400 bin ton karides üretiliyor ve bundan 40 bin ton iç ürün elde ediliyor. Dünyada yıllık karides ihraç miktarı 700-750 bin ton civarında. Bunun parasal değeri 5 milyar doları buluyor. Türkiye, karidesleri ağırlıklı olarak Çin, Hindistan, Vietnam, Tayland, Endonezya, Bangladeş ve Ekvator’dan ithal ediyor. 

ÇOK BESLEYİCİ BİR GIDA

Türkiye’nin karides üretimi diğer ülkelerle kıyaslanamayacak kadar az. Üretimi yetersiz olduğu için ithalatçı konumunda. Av sezonunda az da olsa ihracat yapılıyor. Toplam ihracat 3 milyon doları geçmiyor. Marmara, Ege ve Akdeniz’de küçük boy karidesler yetişiyor.

Çalı, teke, çamur, dev kırmızı, derin su, pembe, oluklu, kırmızı, dev kırmızı, benekli, göçebe gibi türler bulunuyor.

Karides, ülkemizde başlangıçta daha çok lüks restoranlarda görüldü. Ancak şimdi mahalle arasındaki balıkçılara kadar inmiş durumda. Market raflarında da dondurulmuş olarak boy boy yer alıyor. Balık reyonlarının en ön kısımlarında boy gösteriyor. Fiyatları da çok değişken. Küçük boy karideslerin kilogram fiyatları 10 TL’den başlıyor. Jumbo boylar ise 50-100 TL arasında satılıyor. 

Besleyici özelliği bakımından fevkalade değere sahip olan karidesin etinde yüzde 82.30 su, yüzde 13.59 protein, yüzde 0.57 yağ, yüzde 2.89 yenilmeyen iç organlar, yüzde 0.65 mineral madde bulunuyor. A, D ve E vitaminleri açısından çok zengin olan karides eti taşıdığı yağ bakımından kolestrol azaltıcı ve damar açıcı özelliğe sahip. 

ÇİFTLİKTE YETİŞTİRMEK MÜMKÜN

Karides Türkiye’de sadece denizlerden çıkıyor. Çiftlikte üretim yok. Sebebi de iklim şartları. Geçmişte bir takım üretim denemeleri yapıldı. Ancak tek dönemde ürün alınabildiği için ekonomik bulunmadığından devamı gelmedi. Karides yetiştiriciliği ile ünlü Tayland, Hindistan, Çin, Endonezya gibi ülkelerde yılda en az iki dönem karides yetiştiriliyor. Bizimle benzer bir iklime sahip olan Japonya’da da üretim tek dönem olarak yapılıyor. Bu işten de ciddi gelir elde ediliyor. Türkiye’de üretimi Marmara, Ege ve Akdeniz kuşağında yapmak mümkün. Pazarda sıkıntı görünmüyor. Bu iş biraz sermaye, biraz da emek sarf ederek karlı bir yatırım alanı olabilir. 

Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi’nin kurucusu ve ilk dekanı olan Prof. Dr. Atilla Alpbaz, karidesin tek dönemlik olarak Türkiye’de üretilebileceğini söylüyor. Geçmişte birkaç yatırımcının bu işi yaptığını ama sonradan vazgeçtiğini hatırlatan Alpbaz, tek dönemlik de olsa Türkiye sularında karides üretmenin karlı olabileceğini savunuyor. “Japonya’da yapılıyor. Başka ülkeler de var. Bizde neden olmasın?” diyen Alpbaz, yatırımcıların iyi bir fizibilite ile üretim yapabileceklerini belirtiyor. Prof. Dr. Atilla Alphaz,  kendi adını taşıyan internet sitesinde bu konudaki deneyimlerini detaylı bir şekilde paylaşıyor.

İdriz Çokal/Para Dergisi

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

ZORLU PLAZA HASTANE Mİ OLACAK?

Zorlu Holding’in ve holdinge bağlı şirketlerin yönetim merkezi uzun süre Avcılar’daki Zorlu Plaza oldu. Buranın da hastane olacağı epeydir konuşuluyordu. Zorlu Holding’in temeli tekstil sektörüne dayanır. Sadece Türkiye’nin değil, dünyanın da önde gelen ev tekstili üreticileri arasında bulunan Zorlu, Vestel’i satın aldıktan sonra beyaz eşya ve tüketici elektroniği sektöründe de dünyada isminden söz ettirmeye başladı. Yeni sektörlere yatırımdan geri durmayan Zorlu Holding bugün madencilikten savunma sanayine, gayrimenkulden enerjiye birçok alanda faaliyet gösteriyor. Zorlu Holding’in ve holdinge bağlı şirketlerin yönetim merkezi uzun süre Avcılar’daki Zorlu Plaza oldu. Ancak şirket bu plazadaki tüm birimlerini Levent’te, Büyükdere Caddesi üzerinde yeni inşa ettiği Levent 199 isimli gökdelenine taşıdı. Zorlu Plaza binası ise geçen mayıs ayından bu yana boş durumda. Plaza’nın sadece alt katında Zorlu Tekstil’e ait depo bulunuyor. Zorlu Holding’in bu binadan taşınacağı ve buranın da ha

RÖNESANS HOILDİNG MİLYON DOLARLIK İŞLERİ KİME BIRAKTI?

12 Milyar TL aktif büyüklüğe ulaşan Rönesans Grubu’nun Başkanı Erman Ilıcak, iş hayatındaki yeni fırsatları kovalarken, günlük icradan çekilme kararı aldı. Rönesans Grubu’nu Türkiye kamuoyu ağırlıklı olarak AVM yatırımlarıyla tanısa da grubun asıl işi müteahhitlik. Grubun lokomotif şirketi Rönesans İnşaat. Halen 13 ülkede 35 bin çalışanı olan Rönesans Grubu’nun 23 bin çalışanının Rusya’da olduğu biliniyor. 21 yılda hızla büyüyen Rönesans Grubu, bugün 12 milyar TL aktif büyüklüğe ulaşmış durumda. 2012 yılına göre aktif büyüklüğünü 2013’te yüzde 67, cirosunu yüzde 76 artıran Rönesans, dünyanın en büyük 100 müteahhitlik firması içinde 64’üncü sırada yer alıyor. Müteahhitlik ile işe başlayan grup, enerji, perakende ve sağlık sektörüne de yatırım yapıyor. Grubun büyük ortağı Erman Ilıcak, iş hayatındaki yeni fırsatları kovalarken, günlük icradan çekilme kararı aldı. Aslında genellikle 70-80 yaşının üstündeki patronların verdiği bu kararı Ilıcak, 47 yaşında aldı. Bu yılbaşında yapılan bir

ESAS HOLDİNG YÖNETİM KURULU ÜYESİ ADANALI ERHAN KAMIŞLI İSTANBUL'DA YER ARIYOR..

1964 doğumlu olan Erhan Kamışlı, Şevket Sabancı’nın kızı Emine Sabancı Kamışlı’nın eşi. Çiftin 2 oğlu var. Erhan Kamışlı tam bir golf tutkunu, ‘ailesi ve golf tutkusu’ hayatının vazgeçilmezleri.. Hastane konusunda Anadolu’ya ağırlık verdiklerini söyleyen Esas Holding Yönetim Kurulu Üyesi Erhan Kamışlı, “Sağlıkta en iyi ve etik olanı yapmalısınız. Ekonomik anlamda bu yüzden işimiz zor. Biz uzun vadeli düşünüyoruz. Anadolu’da 7 hastanemizle hizmet veriyoruz. İstanbul’da yokuz ama arayış içindeyiz. Toplam 550 yatağımız var. Bu yıl 1 milyon hasta bakacağız Anadolu’da. Geçen sene bu sayı 850 bindi” dedi. Erhan Kamışlı Esas Holding Yönetim Kurulu üyesi. Pegasus, Electro World, Medline, AFM sinemaları gibi markalarıyla havacılık sektöründen sağlık sektörü ve gayrimenkule farklı alanlarda yatırımları olan Esas Holding’te sağlık alanın sorumluluğu Erhan Kamışlı’da.  Grubun sağlık ve gayrimenkul yatırımlarıyla ilgilenen Erhan Kamışlı’yla Esas Holding’in Kavacık’taki merkezinde buluştuk.