Ana içeriğe atla

ATA'NIN MÜJDEYİ VERDİĞİ GECE

28 Ekim gecesi Çankaya'da Atatürk misafirlerine 'Yarın Cumhuriyeti İlan Edeceğiz' der.

mustafa kemal atatürk 29 EKİM ile ilgili görsel sonucu

Lozan Barış Antlaşması’nın imzalanması ile yeni devletin tapusunu alan Atatürk, devlet düzeninin ne olacağına ilişkin çalışmalara çoktan başlamıştır. Bir gece özel kaleminde çalışan çok güvendiği Hasan Rıza Soyak‘ı yanına çağırarak müsvedde halinde yazılmış bazı kâğıtları uzatarak şöyle der:
- Bunları al, müsvedde halindedirler, temize çekeceksin. Yazılar biraz karışıktır, dikkat et. Okuyamadığın yerleri bana sor. Bu notlarda yazılanları şimdilik sadece ikimiz bileceğiz, amirlerine dahi bahsetme.
Müsveddeleri temize çeken Hasan Rıza Soyak, Atütürk’ün notlarının anayasada yazan devlet şeklinin “Cumhuriyet” olacağını anlar. Notlarda yazılan maddeler aynen şöyledir:
* Türkiye devletinin hükümet şekli Cumhuriyet’tir.
* Türkiye Devleti TBMM tarafından idare olunur. 
* Meclis, hükümetinin inkısam ettiği idare şubelerini, icra vekilleri vasıtasıyla idare eder. 
* Türkiye Cumhurreisi, Umumi Heyet tarafından, TBMM üyeleri tarafından bir seçim devresi için seçilir. Reisin vazifesi yeni Cumhurbaşkanının seçimine kadar devam eder. Tekrar seçilebilmesi caizdir. Türkiye Cumhurreisi, devletin reisidir, bu sıfatla lüzum gördükçe Büyük Millet Meclisi’ne ve Vekiller Heyeti’ne başkanlık eder.
Hasan Rıza Soyak, verilen notları yeniden yazarak ve düzenleyerek Atatürk’e verir. Notların temize çekilmiş halini alan Atatürk yeni bir talimat verir:
"Şimdi bunu al, Adliye Vekili Seyit Bey’e götür, yarına kadar bunları okusun ve mütalaasını bildirsin. Meselenin şimdilik üçümüz arasında kalması gerektiğini de söyle.”
Seyit Bey, aldığı müsveddeleri okuduktan sonra Hasan Rıza Soyak’a verirken görüşlerini de sözlü olarak şöyle ifade eder:
“Bu metinleri fevkalade bulduğumu, birkaç noktada Gazi’nin emirleri uyarınca mütalaamı kaydettim.”
***
Atatürk, 11 Eylül 1923 günü TBMM’deki odasında aralarında gazetemizin kurucusu Yunus Nadi’nin de bulunduğu bazı milletvekilleri ile Cumhuriyet konusunu tartışmaya açar.
- Cumhuriyet ne demektir? Kamusa baktım, ‘chose publique’ kelimeleri ile tercüme edilmiş. Bizdeki manası sizce ne olmalı?
Sabri Bey:
Mesele bugünkü vaziyetin ifade edilmesinden ibarettir.
Atatürk:
- Ben parti tüzüğü taslağını gördüm. Çok eksikleri var. Bu hafta bizzat kendim uğraşacağım. Sonra bazı arkadaşlarla hususi müzakerelerde bulunuruz ve partiye getiririz.
Yunus Nadi:
- Bunu en kuvvetli zamanımızda yapmalıyız.
Atatürk kalemini masaya vurarak;
Yunus Nadi Bey, en kuvvetli zamanımız bugündür...”
Sonra olmasını istediği anayasanın ilk maddesini yüksek sesle okudu:
- Türkiye Cumhuriyet usulü ile idare olunan bir halk devletidir.
***
22 Eylül 1923 günü Atatürk Wiener Neue Presse muhabiri Lazar’a demeç verirken dünya kamuoyuna ilk kez “Cumhuriyet”ten söz etmişti.
28 Ekim 1923 günü Çankaya’da İsmet İnönü, Fethi Okyar, Kazım Özalp, Kemalettin Sami Paşa, Halit Paşa, Fuat Bey ve Ruşen Eşref Bey Atatürk’ün misafirleri olarak Çankaya’ya akşam yemeğine davet edilir.
Yemekte Atatürk, “Yarın Cumhuriyeti ilan edeceğiz” der. Yemekte hazır bulunanlar bunu hararetle destekler. Atatürk, yemek dağılırken İsmet Paşa’dan kalmasını ister. Çankaya’da o gece misafir olarak kalan İsmet Paşa ile Atatürk bir kanun tasarısı hazırlar. Atatürk’ün İsmet Paşa’ya yazdırdığı müsvedde anayasanın birinci maddesi “Türkiye Devletinin şekli hükümeti Cumhuriyettir” yazıyordu.
29 Ekim 1923 günü Atatürk anayasa taslağı görüşülürken Türkiye’nin idaresinin Cumhuriyet olacağını açıklar. Bazı milletvekilleri Cumhuriyet fikrine itiraz ederler. Gazetemizin kurucusu Yunus Nadi Bey de kürsüye çıkarak uzun bir konuşma yapar ve Cumhuriyet fikrini destekler.
Yapılan oylama sonucunda Türkiye’nin idare şeklinin Cumhuriyet olduğu kabul edilir ve TBMM’nin kapısında bekleyen halka açıklanır. Halkın “Yaşasın Cumhuriyet” tezahüratlarına 101 pare top atışı eşlik eder.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

ZORLU PLAZA HASTANE Mİ OLACAK?

Zorlu Holding’in ve holdinge bağlı şirketlerin yönetim merkezi uzun süre Avcılar’daki Zorlu Plaza oldu. Buranın da hastane olacağı epeydir konuşuluyordu. Zorlu Holding’in temeli tekstil sektörüne dayanır. Sadece Türkiye’nin değil, dünyanın da önde gelen ev tekstili üreticileri arasında bulunan Zorlu, Vestel’i satın aldıktan sonra beyaz eşya ve tüketici elektroniği sektöründe de dünyada isminden söz ettirmeye başladı. Yeni sektörlere yatırımdan geri durmayan Zorlu Holding bugün madencilikten savunma sanayine, gayrimenkulden enerjiye birçok alanda faaliyet gösteriyor. Zorlu Holding’in ve holdinge bağlı şirketlerin yönetim merkezi uzun süre Avcılar’daki Zorlu Plaza oldu. Ancak şirket bu plazadaki tüm birimlerini Levent’te, Büyükdere Caddesi üzerinde yeni inşa ettiği Levent 199 isimli gökdelenine taşıdı. Zorlu Plaza binası ise geçen mayıs ayından bu yana boş durumda. Plaza’nın sadece alt katında Zorlu Tekstil’e ait depo bulunuyor. Zorlu Holding’in bu binadan taşınacağı ve buranın da ha

RÖNESANS HOILDİNG MİLYON DOLARLIK İŞLERİ KİME BIRAKTI?

12 Milyar TL aktif büyüklüğe ulaşan Rönesans Grubu’nun Başkanı Erman Ilıcak, iş hayatındaki yeni fırsatları kovalarken, günlük icradan çekilme kararı aldı. Rönesans Grubu’nu Türkiye kamuoyu ağırlıklı olarak AVM yatırımlarıyla tanısa da grubun asıl işi müteahhitlik. Grubun lokomotif şirketi Rönesans İnşaat. Halen 13 ülkede 35 bin çalışanı olan Rönesans Grubu’nun 23 bin çalışanının Rusya’da olduğu biliniyor. 21 yılda hızla büyüyen Rönesans Grubu, bugün 12 milyar TL aktif büyüklüğe ulaşmış durumda. 2012 yılına göre aktif büyüklüğünü 2013’te yüzde 67, cirosunu yüzde 76 artıran Rönesans, dünyanın en büyük 100 müteahhitlik firması içinde 64’üncü sırada yer alıyor. Müteahhitlik ile işe başlayan grup, enerji, perakende ve sağlık sektörüne de yatırım yapıyor. Grubun büyük ortağı Erman Ilıcak, iş hayatındaki yeni fırsatları kovalarken, günlük icradan çekilme kararı aldı. Aslında genellikle 70-80 yaşının üstündeki patronların verdiği bu kararı Ilıcak, 47 yaşında aldı. Bu yılbaşında yapılan bir

ESAS HOLDİNG YÖNETİM KURULU ÜYESİ ADANALI ERHAN KAMIŞLI İSTANBUL'DA YER ARIYOR..

1964 doğumlu olan Erhan Kamışlı, Şevket Sabancı’nın kızı Emine Sabancı Kamışlı’nın eşi. Çiftin 2 oğlu var. Erhan Kamışlı tam bir golf tutkunu, ‘ailesi ve golf tutkusu’ hayatının vazgeçilmezleri.. Hastane konusunda Anadolu’ya ağırlık verdiklerini söyleyen Esas Holding Yönetim Kurulu Üyesi Erhan Kamışlı, “Sağlıkta en iyi ve etik olanı yapmalısınız. Ekonomik anlamda bu yüzden işimiz zor. Biz uzun vadeli düşünüyoruz. Anadolu’da 7 hastanemizle hizmet veriyoruz. İstanbul’da yokuz ama arayış içindeyiz. Toplam 550 yatağımız var. Bu yıl 1 milyon hasta bakacağız Anadolu’da. Geçen sene bu sayı 850 bindi” dedi. Erhan Kamışlı Esas Holding Yönetim Kurulu üyesi. Pegasus, Electro World, Medline, AFM sinemaları gibi markalarıyla havacılık sektöründen sağlık sektörü ve gayrimenkule farklı alanlarda yatırımları olan Esas Holding’te sağlık alanın sorumluluğu Erhan Kamışlı’da.  Grubun sağlık ve gayrimenkul yatırımlarıyla ilgilenen Erhan Kamışlı’yla Esas Holding’in Kavacık’taki merkezinde buluştuk.